Translate

Bu Blogda Ara

GİRİTLİ CAFER EFE


Baba adı                    :   Sadık
Doğum Tarihi           :  1870 - 1875
Doğum Yeri               :  Loran köyü / GİRİT Adası
Türkiye'ye Gelişi       :  1900 yıllarında
Kardeşleri                  :  Haydar ağa, Fahriye, Mazlum
                                       ve Samyot Mustafa
Germencik Baskını   :  19 Temmuz 1919
Ölümü                       :   19 Temmuz 1919
 
 
                                     1981  yılında tarafımdan yapılan araştırmalarda Sökeli Abidin KOZANOĞLU ( 74 ),
mustafa KÖROĞLU, Çanakçı Hüseyin, Ali FİLİZ, Bayraktar Abdullah KARACAN (82), Abdullah YARAR (84)
ve İbrahim GEZ (84 ) in ortak ifadelerine göre:
 
  CAFER GİRİT'te
                                     1850 yıllarına doğru Giritli Rumlar Türklere karşı olan tutumlarında bir hayli ileri gitmiş
ve türk halkını son derecede rahatsız etmeye başlamışlardır.Girit adasındaki Türkler fırsatını buldukça anadoluya
kaçmaya başlamışlardır.
 
CAFER BİR RUM ÖLDÜRÜYOR
                                     Cafer 25 - 30 yaşlarında gözü kara bileği pek bir delikanlıdır. Bir pazar günü tarlalarında
çift sürmekte olan cafer'in yanına at üstünde elinde kırbaçlı bir rum gelir. Bu gün kilise günüdür, sen neden çift
sürüyorsun niye kiliseye gitmiyorsun diyerek elindeki kırbaçla vurmaya başlar.
                           Cafer ;
                                      Ben müslümanım .Kiliseye gitmem.Gidirsem Camiye giderim demesi üzerine aralarında
kavga başlar.Cafer elindeki övendere ile vura vura rumu öldürür.Evlerine gelerek saklanır.Rum'un ölüsünü
bulan rumlar Cafer tarafından öldürüldüğünü anlayınca evlerinin etrafını çevirirler. Annesinin rumları oyala-
masıyla arka pencereden kaçan cafer dağlarda uzun bir süre saklanır.
 
CAFER RUM KIZINA AŞIK OLUR
                                     Cafer mert ve gözü pek bir delikanlıdır. Loran köyünün güzel kızlarından birine aşık olur.
Rum kızıyla ilişki kurar.Bu ilişkiden haberi olan kızın abileri, Cafer'i tehdit etmeye başlarlar.Cafer uzun bir süre
dağlarda saklanmak zorundadır.Bir süre sonra yakalanan Cafer Rum kızıyla evlenmeye karar verir.
 
CAFER VAFTİS OLUYOR
                                     Cafer'in evlenmeye kabul etmesi üzerine kilisede yapılacak  tören için kiliseye gider.Cafer
müslüman olduğu için önce vaftis olması gerekmektedir.Kilisede ayin bittikten sonra din gereği Cafer insan boyu
büyüklüğündeki içi şarap dolu fıçı içine üç defa batırılır. Bu işlemin üç hafta tekrarlanacağını bilen Cafer yine
dağlara kaçarak saklanır. Yine yakalanarak kiliseye getirilir. Zorla güzellik olmayacağını anlatan Cafer çareyi
kilise papazını öldürmekle bulur.Papazın öldürülmesi üzerine tüm Giritli Rumlar Cafer'in peşine düşerler.
 
CAFER ANADOLU'YA KAÇIYOR
                                        Cafer Girit adasına uğrayan bir gemiye binerek Bodrum yakınlarında karaya çıkıyor.
Cafer kendisinden önce Anadolu'ya gelen Türkleri bulmak üzere Söke'ye geliyor.
 
CAFER ANADOLU'DA
                                        Söke'ye gelen Cafer Girit'ten gelen Türklerin oturdukları Halil Efendi'nin hanına
(kahvesine)  yerleşiyor.
 
               CAFER ÇETE OLUYOR
                                        Yıl 1919.  Anadoluda istila edilmiş ve İzmir - Aydın yöresine yunanlılar yerleşmiştir.
Yunanlılar ve yerli rumlar  Türk halkına akıl almaz bir şekilde işkence etmeye başlamışlardır.
                                        Söke - Kuşadası yolu üzerine Dolacı boğazındaki bir bağ evinde oturan yerli rumlardan
CANİ isimli rum çevresine akıl almaz işkence ve baskılar yapmaktadır.Çevredeki türkler bu baskı ve işkencelerden
bıkmış isyan etmeye başlamıştır.  Cani'nin yaptıkları hergün handa konuşulmakta ve bir çare aranılmaktadır.
Cafer olayları baştan sona bilmektedir.Bir gün yine çok işkence gören bir Türk'ün başından geçenlere dayanama-
yan Cafer o kişiden 5 altın ve tüfek ister. Cani'yi bağ evinde izleyen  Cafer bir gün Cani'yi öldürmeyi başarır.
Cani'nin ölümü kısa sürede çevrede  duyulur.Cafer nam kazanır. Etrafında eli silah tutan kişiler Cafer'e kızan
olur. Artık Cafer Yunanlılar ve Rumların korkulu rüyası haline gelmiştir. Cafer fırsat buldukça Kuşadası,
Selçuk, Ortaklar havalisindeki  Yunan ve Rum karokollarına baskınlar düzenlenmekte ve daha önceden işkence
yapmış yerli rumlara aman vermemektedir.
 
CAFER'İN GERMENCİK BASKINI
                                         Yıl 1919, ayardan Temmuz, Cafer Efe düşman askeri ile dolu bir trenin İzmir'den Aydın'a
geçeceğini öğrenir. Trenin Aydın'a geçmesini engellemek amacıyla Germencik tren istasyonunun 100 m kadar
doğusunda bulunan tren  tren köprüsünü dinamitle imha etmek amacıyla 19 Temmuz 1919 günü bir baskın
düzenler.
                                       Cafer efe, beraberinde  Kürt Mehmet, Çerkez Hamit çavuş, Kunduracı Ziya Çavuş,
Yoğurtçu Mustafa'nın oğlu İbrahim , Binbaşı Sait bey, Çoban hüseyin, Meloko Mustafa, Zurabasanın Akif,
Rizvan, Yağcı Durmuş, Dilaver Ali, Acem Ali, Ali Filiz, Ters Ridvan, Arap hacı Nasır, ( Koca Arap ), Şakir Çavuş
Sokeryono Hasan Ağa, Zahir, Koca Musa, Vafi Petro Mustafa, Zonobu buro Ali, İbrahim Çavuş ( kürt İbo )
Kuvayici Mehmet, Yavrum Sali, Haso Ali, Arap Haki, Hüseyin Çavuş, Osmanyo gibi daha isimlerini bilemediği-
miz 40 - 50 kadar kızanıyla birlikte Sazlıköy, Argavlı Moralı üzerinden Karaağaçlı köyüne gelirler.Karaağaçlı
köyüne gelmeden önce yolda Çerkez Ahmet olarak bilinen efe ile karşılaşırlar. Çerkez Ahmet'e Germencik'e baskı-
na gittiğini anlatır.
                                        Cafer efe'nin kızanlarından biri Çerkez Ahmetin Yunan yanlısı olduğunu ve baskından
vazgeçilmesini istediğini söyler. Cafer Efe "Benden  korkar, bizi ihbar edemez diyerek baskından vazgeçilmeye-
ceğini söyler ". Bu cevab karşısında kızar, baskına gitmekten vazgeçer ve söke'ye geri döner. Karaağaçlı köyüne
geri gelen Cafer efe  köy halkından Osman Sözer'in evinde konaklar. Geceyi orada geçiren Cafer efe baskın pla-
nını orada tekrar düzenleyerek sabahleyin 19 Temmuz 1919 tarihinde saat 00.4'de Germencik'e hareket eder.
                                         Germencik'in güneyinde bulunan mezarlığın yanından, doğudan, batıdan ve ortadan
olmak üzere üç koldan istasyona doğru  harekete geçer. Germencik Mezarlığına iki makinalı yerleştirir.
Makinalıların başında çerkez Hamit Çavuş ve Kunduracı Ziya Çavuş kalır. Mezarlığın doğu yakasındaki deli çay
ismiyle bilinen çayın içinden ( Koca Kavağın yanından ) kendisi ve baş kızanları Bayraktar Abdullah ( Abdullah
KARACAN ) ve diğerleri ile birlikte çay içinden kuzeye doğru ilerler. Tren köprüsüne 50 m. kadar kaldığında
(Şimdiki Şehit Cafer İlkokulunun Kuzey Batı köşesi ve belediye su şebekesinin olduğu yer )  bir anda yaylım ateşi
ile karşılaşır.
                                        Yaylım ateşi takriben yarım saat kadar devam eder.Cafer efe yerinden kıpırdayamaz Bir
tek el bile ateş edemeyen Cafer efe çok sinirlenir ve gizlendiği yerden nara atarak aniden fırlar. Fırlaması ile
birlikte vücuduna sayısız kurşun yer ve Şehit düşer. Cafer Efe'nin şehit düştüğünü gören kızanlarından Bayraktar
Abdullah geri çekilmelerini ister. Ve geri çekilirler. Bu arada yarıdan fazla şehit verirler.Yaralılar arkadaşları
tarafından geriye taşınır. Yolda ölenler arkadaşları tarafından Argavlı ve Karaağaçlı Mezarlığına defnedilirler.
                                        Cafer Efe'nin cesedi şehit düştüğü yerde kalmıştır. Cafer Efe'nin cesedini alan Yunanlılar
kellesini bir sırrığın ucuna geçirerek Ortaklar istasyonunda iki üç gün teşhir ederler. Teşhirlerinde " İşte Mustafa
Kemaliniz " artık bütün umutlarınız bitti. Şeklinde halkın moralini bozmaya çalışırlar. Ancak Ortaklar halkın-
dan biri " Ben Mustafa Kemali Tanımam ama bu Söke'li Cafer Efe'nin başı" demesi üzerine Yunanlıların yalan-
ları meydana çıkmış olur.
                                         Cafer Efe'nin başını Atina'ya götürüp bir müzede altına şu ibare yazılarak Teşhir edildiği
söylenmektedir. " YUNAN CELLADI CAFER "
 
CAFER EFE NASIL PUSUYA DÜŞTÜ
                                         Karaağaçlı köyüne gelmeden önce yolda karşılaştığı Çerkez Ahmet ismiyle bilinen efe,
Cafer Efe'den ayrıldıktan sonra, Tekin köyü üzerinden dolaşarak  Germencik tren istasyonunun güneyinde bulu-
nan şimdiki çardak kahve ismiyle bilinen yerdeki Yunan Karakoluna Cafer Efe'nin düzenlediği baskını ihbar eder
Bunu üzerine Yunanlılar Aydın tarafından takviye alırlar  ve  hazır beklerler.
                                         İhbar olayının Çerkez Ahmet tarafından yapıldığını öğrenen Cafer Efe'nin kızanları, 
Çerkez Ahmet'i pusuya düşürerek öldürürler
 

Mübadelede görev alan gemilerin isimleri


Mübadelede görev alan gemilerin isimleri:
Hacıpaşa
Sakarya
Rumeli
Bahr-i cedit
Nilüfer
Dumlupınar
Timsah
Rize
İstanbul
Canik
Sürat
Sulh
Ankara
Kırzade
Salih
Reşit Paşa
İsmet Paşa
Altay
Arslan
Millet
Cumhuriyet
Mahmudiye
Akdeniz
Türkiye
Kartal
Giresun
Bozkurt
Teşvikiye
M. Şevket Paşa
Ümit
Trabzon
Gülnihal
Gülcemal
Mübadilleri taşıyan bu gemilerin içinde en meşhur olanı ve bütün mübadillerin hatırladığı geminin adı Gülcemal”dir. Belki de ençok seferi yaptığı için adı en çok bilinen bu gemidir.


İç denizlerde mübadil taşıyan gemiler:


Drama’nın Kozluca (bugünkü adı “Karyofito” köyü mübadillerini Sirkeci’den İzmit’e götüren gemi adı “Karabiga” vapurudur.
Kavala / Sarışaban’ın Darıova (Bugünkü adı “Kekhrokambos”) köyü mübadillerini Sirkeci’den Sinop’a götüren gemi adı “Millet” vapurudur.
Kavala / Sarışaban’ın Çaylayık (Bugünkü adı “Dipotamos”) köyü ile Muncinos (Devlet Arşivlerinde geçerli adı “Mencus”(Bugünkü adı “Lekani”) köyü mübadillerini Sirkeci’den Samsun’a götüren gemi adı “Reşadiye” vapurudur.